belki uzun bir süredir poe'nun liman kırıntıları'nın orjinalini aramaktan ve bulamamaktan,
belki bir ara pencereden yukarı gökyüzüne baktığımda o sıkıcı sarı/kahve karışımı renkte gök tabakasını görmüş olmaktan,
pazar günü kötü geçen bir haftanın kötü geçen son günü eve dönerken bir karakedi geçmişti önümden, geçerken bir ara bakıştık karşılıklı, pek muhabbetle bakmamıştı, belki ondan
belki de pazar gecesi geç uyumuş, sabah yorgun ve uykusuz uyanmıştım, ondandır.
ne olursa olsun iki aspirin'i yarım çay bardağı suyla içersem geçecek, biliyorum, geçmesin, istemiyorum.
biri bana mylene farmer'dan lamour naissant, amr diab'dan tamally maak, eagles'tan lyin' eyes, agirê jiyan'dan helin ve kimlerin icra ettiğini bilemediğim -yine- doğu esintileri taşıyan oynak bir parça almak karşılığında liman kırıntıları'nın orjinal adını fısıldayabilir mi?
ister misin telif hakları ayağına mali polis kapımı çalsın, 'bizimle karakola kadar gelmeniz gerekiyor mr. anyone' desin 'hemenpaylaş' tığım için. 'bana ne ben de başkasından gördüm, avukatımı istiyorum. ve neden herşey boktan olmak zorunda bugünlerde' derim.
hem bu hafta istifa edeceğim. böylesi herkes için daha iyi olacak. kaçabildiğim yere kadar uzaklaşacağım.
1 yorum:
poe hakkında bir tez yazıyorum ama dediğin isimde bir öyküsünü hiç duymadım. başka birşeydir o. antolojisi de var bende ama "liman kırıntıları" na rastlamadım.
Yorum Gönder