cnbc’nin yayınlanmasını iple çektiğim yeni dizilerinden my name is Earl'ün yukarıdaki girişle başlayan ilk bölümünü geçen gün gülmekten yerlere yatarak izledim.
konusu kısaca: “hayatı boyunca kimseye yararı dokunmamış bir kapkaççı olan Earl’ün bir gün şans yüzüne gülüyor ve kazı kazandan tam 100.000 dolar kazanıyor. ancak sevinçten çıldırıp caddede koşmaya başladığı sırada bir araba çarpıyor ve biletini düşürüyor. hastanedeyken talk-show programcısı Carson Daly’yi karma felsefesi üzerine konuşurken duyuyor ve bir aydınlanma anı yaşıyor. karma felsefesine göre iyilik yaparsan karşılığında iyilik bulursun. kötülük yaparsan da bu hayatın boyunca peşini bırakmaz felsefesinden yola çıkarak, 100 bin dolarlık bileti bu nedenle kaybettiğine karar veriyor. ve kahramanımız hayatı boyunca yaptığı bütün kötülüklerin 259 maddeden oluşan listesini çıkararak hepsini birer birer düzeltmek için işe koyuluyor” olarak özetlenen bu diziyi izledikten sonra ayrıca karma’yla ilgili kafamda önceden oluşan soru işaretlerini de gidermiş oldum.
isminin karma olduğunu bilmesem bile,
daha küçücük bir çocukken kuyruğundan çektiğim kedinin sol elimi tırmalamasından(karma hemen oldu),
kovanlarına sopayla tecavüz ettiğim katil arıların beni 50 metre kadar kovalayarak kafamı birkaç yerinden ısırmalarından(karma olmakta gecikmedi),
lisede okurken uygulamalı elektrik dersinde pencere kenarındaki iri sineklerin iki kanadından elektrik verip kızarttıktan(ortalığa kızarmış et kokusu yayılmıştı. bu vahşeti nasıl yapabildiğimi hala cevap verebilmiş değilim. neyseki karma olmakta gecikmedi) sonraki günlerde kontrol kalemiyle prizleri kontrol ederken kısa devre oluşması sonucu ufak çapta bir elektrik şoku yaşayıp, o zamanlar jöle’yle şekil verdiğim saçlarımın –görmeliydin- diken diken olmasından
karmayı ve yaptığım kötülüklerin -ve iyiliklerin- karşılığını mutlaka alacağımı uygulamalı olarak öğrenmiştim.
fakat bunun bir felsefesi olduğunu ve isminin de “karma felsefesi” olduğunu diziyi izleyene kadar bilmiyordum. hatta geçen senelerde popstar! tarkan’ın karma felsefesine merak saldığını gazetelerden okuduğumda da “karma” nın tarkan’ın cinsel hayatının karmaşık/karma olmasından geldiğini düşünmüştüm(cahillik!).
ta ki earl’ün 259 maddelik listesini görene dek.
şimdi ben de hayatımın şu anına kadar olan kısmının karma felsefesi açısından bir dökümünü yaptım ve buraya da yazıyorum.
yaptığım kötülükler ve listem
1-) küçük siyah kedinin kuyruğundan yakalamıştım. sonuç: karma oldu(tehlike yok). ama yine de zor durumdaki kedilere yardım edilecek.
2-) arıların kovanına çomak sokmuştum. sonuç: karma oldu(tehlike yok) her ihtimale karşılık ana kraliçe hakkında olumsuz tek söz söylenmeyecek, her fırsatta arıların çalışkanlığından sözedilecek, sabahları süt ve bal karıştırılıp afiyetle içilecek.
3-) pencere kenarındaki birkaç sinek, kanatlarından elektrik verilerek kızartıldı. sonuç: sonraki günlerde yaşadığım küçük şokla durumun eşitlendiğini umuyorum(tehlike yok?) üstelik sivri olanları her yaz kanımı içmeye devam ediyorlar.
4-) yaşlı bir adamın askerdeki oğluna göndermemi istediği mektubu, verdiği parayı kaybettiğim için yırtıp çöpe atmıştım. sonuç: karma olmadı, bundan sonra da olmaması için telefon-posta kuyruğunda bekleyen yaşlı amca-teyzelere mutlaka yardım edilecek, otobüste yer verilecek, gerekirse karşıdan karşıya geçirilecek
bana yapılanlar
1-) İlk kız arkadaşım beni aldatmıştı. sonuç: sonradan evlendiğini duydum. bu karma sayılabilir mi?
2-) sonraki ben askere gidince terk etti. sonuç: evlendiğini duydum. ya evlenerek yırtamazlar, bunlar sayılmasın lütfen. karma uzmanları bu konuda ne der?
3-) 6-7 yaşlarındayken okul kapısının önünde yüksek sesle oynadığım gerekçesiyle okul koruması tarafından enseden havaya kaldırılıp bıçakla korkutulmuştum. sonuç: bilinmiyor.
4-) yolda kendi halimde yürürken kopekler peşimden 500 metre kovalamıştı. sonuç: bilinmiyor. bu felsefe köpekler için de geçerli midir acaba?
şükürler olsun ki listem çok kabarık değil. şimdi utanmasam bir kaç kişiyi sobeleyeceğim ama bunun bana karma olarak geri dönmesinden korkuyorum. yine de okuyan herkesi sobelemiş olayım. yerinde olsam başım belaya girmesin diye bu sobeleme olayını görmezden gelmezdim :)
5 yorum:
Selam,Buradaki tanışıklar güzel,uzun ve hoş oluyor.Geçen yılın ortalarında biri Don Quijote ve onun gelişiminde Sanço Panza olarak gelişen giden akışlarda başka yol ve yönlere giden vede artık kimliği ortaya başkalarınca atılan biri;ötekisi ise yalın bir sevdasız düşte dolanıp dururken karşılaşıp birbirlerine o olmayan kişileri ve hisleri taşıyıp,aşılayıp giderken;o sıcak yaz günlerinden taa buralara ve kara kışlara ulaşıncaya kadar çok yol kat ettik ve artık şimdi buradayız.
Yeni bir gelişim içindeki ben,yılın son günlerinde ve ilk günlerinde sizden ve yaşama dolu tutkunuzdan etkilenip iki adet Don Quijote kitabı aldım,birisi hediye olarak başka küçük bir çocuk için yeni hayaller açması içindi;öbürü ise kendim için:Karma.
Artık yeni bir yol izleyişi içine girdiğime inanarak ve artık biraz okumak,düşünmek ve başka yeni dünyaların varlığına inanmayı isteyerek size ve başkalarına teşekkür ederek saygılarımı sunmayı bir borç biliyorum.(kimileri Tarkan ve onun sahteliliklerinden etkilenerek yaşarlar ve uygularlar,kimisi ise gerçekten bilir kelimelerin ve hayattaki etkileşimlerin izlerini takip eder sonuna kadar hep öğrenerek)
ya benim iki tane sorum olucak.
birincisi şimdi birisine kötü birşey yaptık, karma ondan mı geliyor yoksa baska bir yerden de gelebilir mi? Şimdi kedi örneğinde kedi tırmalamasaydı da yanındaki köpek ısırsaydı yine karma olacak mıydı?
ikinci sorum da şöyle. aslında çok soru gibi değil. eğer karma öyle çalışıyorsa hayatımız boyunca yaptığımız iyilikler ve kötülükler sonunda birbirini götürerek sıfır mı oluyor? yani öldüğümüzde nötr mü ölüyoruz? çünkü birsürü kötülük yapıp da cezasını çekmeden ölen kişiler var gibi geliyor bana. ya da iyilik yapıp da karşılığını alamadan ölen. ama tabi onlar biz anlamadan almış olabilirler ödüllerini ya da cezalarını. yani yine de birileri bi şunun hesabını tutsa da şu işi kagıda döksek. ben tam güvenemedim "karma" ya.
hepi topu 4 kötülük haa! yalanda karmaya dahil valla! ben söliyim de!
rizaaribas: rica ederim, mahçup oluyorum.teşekkür ve saygıyı İNSAN olarak hepimiz hakediyoruz.
ardamardar:
ilk sorunuz: şimdi kötülük yapandan kötülük gelseydi o zaman karma değil, kan davası oldu derdik. ama karma'da kötülük başkasından gelebilir. belki benim olaylar etki/tepki veya kan/tırmık davasından kaynaklandı, karma sayılmayabilirdi. uzmanlarına sormak gerek. gaia hamfendi "yalan da karma'ya dahil" diyerek konuya giriş yaptı ve bu konularda bilgili gibi görünüyor. kendilerine sorabiliriz.
ikinci sorunuz: bu sorulara yanıt vermek benim gibi karma'ya yeni başlayan bir acemi için çok zor. sanırım bize düşen iyilik yapıp denize atmak, kötülük yapanlara da fırsat vermemek. o zaman karma'ya gerek kalmaz herhalde.
gaia: peki, çocukken bahçelerden kopardığım meyve'ler, söylediğim yalanlar da var. ve üstelik şimdi hatırlayamadıklarım da olabilir. ama izin verin de Earl'den bir farkım olsun. ne yani 259 maddelik bir listem olması gerektiğini mi düşünüyorsunuz? :))
bence koparılan meyveler sayılmaz. çünkü doğa için varoluşsal bir meseleye katkıda bulunmuş sayılırsın. çekirdekleri nerde şimdi o meyvelerin? toprağa dondüyse tamamdır. donmediyse betona rastladıysa ınınının....
Yorum Gönder